20 lise öğrencisi ve mezun Kadıköy’de darp edilerek gözaltına alındı
8 Haziran 2018 Cuma günü, aralarında 18 yaşından küçüklerin de bulunduğu 20 protestocu öğrenci ve 2 fotomuhabir polis tarafından gözaltına alınarak darp edildi. Karne gününde Türk eğitim sistemini protesto etmek için Kadıköy’de bir araya gelen yaklaşık 50 lise öğrencisi ve mezun, polis tarafından engellendi. Polis güçlerinin protestoculara müdahelede bulunmasının ardından protestocular görgü tanıklarının ve kameralarının önünde yerlerde sürüklenerek gözaltına alındı ve darp edildi. Ertesi gün, sabah erken saatlerde tüm protestocular serbest bırakılarken göz altına alınan protestocular hakkında soruşturma başlatıldı. Buna karşın olaya karışan polislerle ilgili bu güne kadar herhangi bir işlem yapılmadı.
Prostetocu öğrenciler, Tükiye’deki politik baskı ortamını ve hükümetin eğitim politikası da dahil olmak üzere birçok politikasını eleştiren çeşitli liseli öğrenci gruplarına mensuplardır. Bilimsel eğitime erişim taleplerinin yanı sıra öğrenci grupları aynı zamanda Türk eğitim sisteminin öğrencileri sınav odaklı bir eğitim anlayışına ve yoğun rekabete itmesini de eleştirmektedir. Bunun yanı sıra öğrenci grupları, tutuklanan veya polis şiddetine uğrayan öğrencilerin haklarının korunması yönünde taleplerde de bulunmaktadır. Öğrenciler, 8 Haziran Cuma, 2017-2018 eğitim yılının son gününde, Türkiye hükümetine sembolik bir karne vermek ve eğitim sistemiyle ilgili rahatsızlıklarını dile getirmek için Kadıköy’de bir araya gelmişti.
Görgü tanıkları ile çekilen fotoğraf ve vidyolara göre protestocuların yürüyüşü Kadıköy Süreyya Operası önünde toplanan yaklaşık 50 polis memuru ve sivil polis tarafından engellendi ve protestecuların slogan atmaya başlamasından kısa bir süre sonra da polis protestoculara müdahele etti. 20 protestocu ve olayı görüntülemeye çalışan 2 fotomuhabir polis tarafından ters kelepçelenerek yerlerde sürüklendi ve darp edilerek göz altına alındı. Gözaltına alınarak polis otobüsüne götürülen protestocular, görgü tanıklarının ve kameraların önünde, polisler tarafından defalarca coplandı. Protestocu öğrenciler tarafından verilen bilgiye göre, öğrenciler yaklaşık 4 saat polis otobüsünde tutularak fiziksel şiddete maruz bırakıldı.
Sağlık kontrolü için Numune Hastanesi’ne götürülen protestocu öğrenciler buradan da ifadeleri alınmak üzere Kadıköy’deki İskele Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. 18 yaşından küçük sekiz protestocu ise Çocuk Şube Müdürlüğü’ne götürüldü. Tüm protestocular 9 Haziran sabah 4.30 saatlerinde serbest bırakıldı. Bugüne kadar protestocu öğrencileri darp eden polis memurlarına karşı herhangi bir işlem yapılmazken, avukatlarının verdiği bilgiye göre 20 protestocu öğrenci ve 2 fotomuhabir hakkında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’nu ihlal ettikleri gerekçesiyle soruşturma açıldı. Söz konusu kanun Türkiye’de barışçıl toplanma hakkının güvence altına alınmasına yönelik önemli bir engel oluşturmaktadur. Ayrıca en az üç öğrencinin de kasten yaralama ve polise mukavemetten suçlandığı öğrenildi.
Gözaltına alınan protestocu öğrencilerden biri, kolluk kuvvetlerinin otobüste kendilerine hakaret ettiğini, kollarını ve bacaklarını kırmakla tehdit ettiğini belirtti. Protestocu öğrenciler ayrıca gözaltına alınan arkadaşlarından birinin başından yaralandığını ve bir süreliğine bilincini kaybetmesine rağmen polislerin kendilerini hastaneye götürmek yerine darp etmeye devam ettiğini belirtti. Bazı protestocular ayrıca polisin kendilerine otobüste elektro şok verdiğini, üç protestocu da emniyette çıplak aramaya tabi tutulduklarını belirtti. Avukatlar ise gözaltına alınan tüm protestocuların vücütlarında morluk ve yaraların bulunduğunu belirtti.
Front Line Defenders barışçıl protesto haklarını kullanan öğrencilerin darp edilmesi ve suçlamarla karşılaşmasından büyük endişe duymaktadır. Protestocu öğrenciler Türk hukuku ve uluslararası hukuk altında korunan ifade özgürlüğü ile barışçıl toplantı hakkını icra ettikleri gerekçesiyle hedef alınmıştır. Front Line Defenders, Türkiye’deki yetkililerden, protestocu öğrencilere karşı açılan soruşturmaya yönelik takipsizlik kararı verilmesini ve ayrıca işkence ve kötü muamele iddialarının derhal tarafsız bir şekilde soruşturularak protestoculara orantısız güç uygulayan polis memurlarının adalet önüne çıkarılmasını talep etmektedir. Bunun yanı sıra yetkililer, Türkiye’deki insan hakları savunucularının her durumda ve hiçbir baskıya tabi tutulmadan insan haklarına ilişkin faaliyetlerini özgürce gerçekleştirebilmelerini garanti altına almalıdır.